Yaşamım ve hobilerim

Seyir Defteri

Başlangıçtan bugüne Firochromis’ in Seyir Defteri:

21.02.2021 –                   İnanması zor ama neredeyse 8,5 yıldır sitede güncelleme yapmamışım.  Günler günleri, aylar ayları kovaladı. Her seferinde bir bahanem oldu. Yeni bir başlangıç yapmanın vakti geldi.

01.11.2012 –                   Epeydir aklımda olan Seyir Defteri bölümünü geriye dönük olarak yazmaya başladım. Niye bu kadar erteledim bilmiyorum ama bir yandan da sitenin geldiği noktayı görmek keyifli oldu.

Bu arada, keyif demişken:

                                        …

                                       Çıkmaz bir sokağa benzeyen bu avare avunması vitrinlerde

                                       Ne çıkmaz sokaktayım ne de mutsuz

                                       Sadece rüzgârlardan daha güçlü olmak istiyorum o kadar

                                       Açık denizlerde nice yolculuklara yelken açarken

                                       Kış güneşinin mutlu ettiği bir kedi gibi mutlu, emin, tasasız

                                       Sere serpe ve keyifli olmak tek isteğim ve dileğim

                                       Senin ve benim , yani bizim için…

                                       (Murathan Mungan)

23.09.2012 –                   Eylül Ayı kesat geçiyor. Ekipman bölümüne iki yazı ekleyebildim.

Bu arada Eylül demişken,

                                       Tenha bir eylül bahçesinde

                                       Bir bardak konyak, kitap ve kahve

                                       Otururken dalmış kendi kendime,

                                       Güz rüzgârı geçiyor kitabımın içinden

                                       Ot kokan nefesiyle.

                                       …

                                       (Metin Altıok)

24.08.2012 –                   Siteyi içerik olarak zenginleştirmek için konuk yazar kabul etmeye karar verdim ve ilk yazı bugün yayınlandı.

22.08.2012 –                   Hi-Fi bölümünün yazılarına devam ediyorum. Bu sefer ilk eklediğim yazıları da gözden geçiriyorum ve toparlıyorum. Bu grup yazıdan sonra bölüm bir şeye benzemeye başladı.

14.08.2012 –                   Hi-Fi bölümü ihmal ettiğim diğer bir bölümdü. Bu bölüme Türkçe ve İngilizce olmak üzere yazılar hazırladım. Yazıların ağırlıklı konusu plak temizliği ve bakımı. Diğer konularla bölümü zenginleştirmeliyim.

03.08.2012 –                   Bir Amcanın Not Defteri bölümüne bir kaç yazı ekledim. Bu bölüm yine de daha fazla ilgi bekliyor.

02.08.2012 –                   Amatör Çellistin Galaksi Rehberi bölümüne yazı eklemeye devam ediyorum.

Bu arada çello demişken;

                                       …

                                       Genç adam, çalgısıyla beraber toprağın üstüne baygın yuvarlanıncaya kadar çaldı.

                                       İki gün sonra ayılınca, vahşiler, kendisini ormana, her zaman viyolonsel çaldığı bir ağacın altına götürdüler.

                                       Burada taze bir mezar vardı.

                                       İşte bu genç adam, sağlığında dinletemediği parçayı karısının ruhuna duyurabilmek için, bu mezarın başında, senelerden beri viyolonselini çalar.

                                       (Sabahattin Ali)

02.08.2012 –                   Fotoğrafçılıkta kullandığım ekipmanlarımı anlatmaya başladım ama bütün bu yazıları Fotoğraf Bölümünde toplamak doğru gözükmedi. Bu yüzden Ekipman diye bir alt bölüm açtım ve ekipman yazılarını bu başlıkta topladım.

31.07.2012 –                   Mekanlar bölümünde yazdığım yazıları İngilizceye çevirdim. Hani buzdolabında yarım yarım duran tencereleri bir akşamda yer bitirirsiniz ya, bu İngilizce yazıları tamamlayınca işte öyle hissediyorum.

21.07.2012 –                   Bir aydır zaman buldukça yaptığım eski yazıların etiketlenmesi ve arama motorları için tanımlarını yazma işini tamamladım. Her yazıya, o yazıyla ilgili olan diğer yazıları da göstermesi için birer küçük kod ekledim. Maksat, gelen ziyaretçiyi biraz daha fazla sitede tutmak.

14.07.2012 –                   Bir süredir ihmal ettiğim Amatör Çellistin Galaksi Rehberi adlı bölümüne yoğunlaştım ve yazmak istediğim yazıları tamamladım. İşin güzel tarafı bu yazıları İngilizce’ye de çevirdim ve o işi de halletmiş oldum.

12.07.2012 –                   Daha önce Türkçe olarak yazdığım satranç seti tanıtımımı İngilizce’ ye çevirdim. İyi de oldu.

05.07.2012 –                   Mekanlar bölümündeki yazıları tarayıp Fıropedia’ ya da yazacağım maddeleri tamamladım. Sırayla diğer bölümleri taramaya başlamam lazım.

03.07.2012 –                   Sitenin ilk başlangıcından beri aklımda olan bir bölüme nihayet başlayabildim. İşte karşınızda Fıropedia. Bu bölüm, kendi kişisel tecrübe ve bakış açımla yazılmış, objektif olmayan, doğruluk ve bütünlük olmayabilen bir ansiklopedi olacak. Kimi maddeler, yazılar içerisinde geçen terim ya da kişilerle ilgili fazladan bilgi sağlayacak kimi maddeler ise beğendiğim bir şiir olacak. Bu bölüm okurlar açısından düzenli takip edilip okunacak şekilde olmayacağı için pek ziyaret etmenize gerek yok, çünkü hangi maddelerin yeni olduğunu bilemeyeceksiniz. Fakat okuduğunuz yazılar içindeki bağlantılar sizi bir Fıropedia maddesine taşıyabilir. Bu bağlantılar kimi zaman tostun içindeki kaşar gibi gününüzü keyiflendirir; kimi zaman da zeytinin içindeki çekirdek gibi gereksiz gelebilir. Bencil bir yazarı okuduğunuzu farketmişsinizdir umarım.

15.06.2012 –                   Berlin yazımın gecikmesinden edindiğim tecrübeyle Londra yazısını fazla bekletmeden yazmaya karar verdim ve hızla tamamlayıp yayınladım. Yazı fazla uzun olunca, müze gezilerimi ayırıp ikinci bir yazı haline getirdim ve bazılarını Mekanlar bölümünde değerlendirdim. Esaslı yazılar oldu hani.

06.06.2012 –                   Nisan Ayı’ nda ailemle yaptığım Barselona – Valensiya gezisi ve onlara bağlı olarak bulunduğum mekanların yazılarına başladım.

Bu arada, İspanya demişken;

                                       generaller

                                       hainler:

                                       şu ölmüş evime bir bakın

                                       yaralı ispanya’ya bir bakın.

                                       ama her ölmüş evden, çiçek yerine

                                       çıkıyor kızgın bir maden,

                                       ama ispanya’nın her yarasından

                                       çıkıyor bir ispanya daha,

                                       ama her ölü çocuktan

                                       bir tüfek çıkıyor bakan

                                       ama her cinayetten

                                       bir gün yüreğinizde gerçek yerini

                                       bulacak mermiler çıkıyor.

                                       soruyorsunuz, niye

                                       şiirlerim düşten ve yapraklardan

                                       yurdumun büyük yanardağlarından

                                       söz etmiyor diye?

                                       (Pablo Neruda)

29.05.2012 –                   Berlin gezi yazısından sonra yazmak istediğim Mekanlara geçtim. Berlin’ de ağırlıklı olarak müze gezdiğim için müzelerden oluşan bir grup oldu.

24.05.2012 –                   Nihayet Berlin gezisinin notlarını yayınlayabildim. Neredeyse bir buçuk yıl olacaktı, tembelliğin bu kadarı.

22.05.2012 –                   Firochromis’ e başlarken planlamadığım ama Geziler bölümüne yazı yazdıkça eksikliğini hissettiğim bir bölüme başladım. Yeni bölümün adı Mekanlar ve yaptığım gezilerde gidip gördüğüm mekanları anlatacağım. Gezilerde bulunduğum mekanları, gezi yazılarından ayırmak iyi olacak çünkü yazılar okunamayacak uzunluklara erişiyordu ve mekanlara istediğim gibi yer veremiyordum.

17.05.2012 –                   Nihayet yeğenim Defne ile ilgili yazılara başlayabildim. Kötü ve tembel bir yazarım ama neyse ki amcalığım daha iyi. Pek yazı yazamasamda yeğenimle yeterince vakit geçiriyorum merak etmeyin.

12.05.2012 –                   Daha önceden yazmayı planladığım ama tamamlamadığım yazıları ele almaya başladım. Bunlardan 2 tanesi satrancın tarihçesini; sonraki 3 yazı ise evdeki satranç takımımı anlatan yazılar. Belki ileride bu güzel oyunla ilgili daha fazla yazı yazabilirim.

Sonraki üç yazı ise Nikon ekipmanlar ile ilgili. Nikonlara daha fazla yer vereceğime hiç şüphe yok.

Bu arada satranç demişken,

                                       Elinde ne piyon kaldı, ne vezir, ne kale

                                       Düştü birbiri ardına atlar, filler

                                       Ama şah hâlâ direnmekte

                                       Yeni taşlar bulundu çünkü : Köpekler…

                                       (Ataol Behramoğlu)

18.04.2012 –                   Nisan Ayı’nın sonlarına doğru Hi-Fi bölümüne yazı eklemeye başladım. Aslında bu yazıları daha önce Audio Asylum’ da sistem tanıtımım için yazmıştım ve Nisan’ da boş geçmesin diye alelacele toparlayıp siteye ekledim. Derlenip toparlanmaya ihtiyaçları var ama bunu ileride düşüneceğim.

31.03.2012 –                   Mart Ayı boyunca siteye tek bir yazı ekleyemedim. Ne büyük bir başarı değil mi? Herneyse, önümüzdeki maçlara bakacağız…

02.02.2012 –                   Eski sitedeki yazıları düzenleyip taşıdıktan sonra ilk yeni yazılarımı yazmaya başladım. Çello ve Büyük Resif bölümünü oluşturup yazılar eklemeye başladım. Bu iki bölümü İngilizce olarak da yapma istediğimden ve çeviri işlerini ileriye atarsam hiç bir zaman bitmeyceğini bildiğimden hemen çeviri işine de koyuldum ve böylece iyi bir alışkanlık edindim.

Bu arada, alışkanlık demişken;

                                       Gitgide alışıyorum sana.

                                       Hiçbir alışkanlık bu kadar güzel olamaz

                                       Ellerin ellerimden uzaksa nasıl güçsüzüm bilemezsin

                                       Yanımda olduğun zamanlar;

                                       sigara dumanı gibi ciğerlerime doluyor,

                                       alkol gibi damarlarıma yayılıyorsun

                                       …

                                       (Ümit Yaşar Oğuzcan)

24.01.2012 –                  Daha önce Joomla tabanlı bir görsel ile yayında olan ama hiç ilgilenmediğim internet sitemi WordPress tabanlı yeni bir görsel düzenlemeyle tekrar yayınladım. Önceden hiç bir görsel yoktu, kendi arşivimden ve internetten bulduğum fotoğraflarlarla yazıları zenginleştirdim. Bütün içeriği gözden geçirdim ve hataları düzettim. Önceki sitede, içeriğin kategorilenmesi daha karmaşık idi ve boş bölümler vardı. İçeriği daha anlaşılır şekilde kategoriledim. Ağırlıklı olarak Tatlı Su, Tuzlu Su, Orkide, Kaktüs, Yazılar, Geziler, Teknik, Ekoloji, bölümlerine 2003’ ten beri değişik dönemlerde yazdığım yazıları yükledim. 1 hafta kadar gece gündüz çalıştım vesselam.

Bu arada, seyir defteri demişken;

                                       Çok yorgunum, beni bekleme kaptan.

                                       Seyir defterini başkası yazsın.

                                       Çınarlı, kubbeli mavi bir liman.

                                       Beni o limana çıkaramazsın…

                                       (Nazım Hikmet)